bugün
yenile
    1. 5
      +
      -entiri.verilen_downvote
      ünlü denemeci. lisedeyken denemelerini okumak çok sıkar, sonra okuyunca gayet keyifli gelir.
    2. 7
      +
      -entiri.verilen_downvote
      ''eğitimin insanı bozmaması yetmez, daha iyiden yana değiştirmesi gerekir.'' ''bir amaca bağlanmayan ruh yolunu kaybeder. çünkü her yerde olmak hiçbir yerde olmamaktır.'' ''en çok inandığımız şeyler, en az bildiklerimizdir.''
    3. 4
      +
      -entiri.verilen_downvote
      deneme yazarı. "kendini olduğundan az göstermek, tevazu degil, budalalıktır; kendine değerinden az paha biçmek korkaklıktır, pısırıklıktır. kendini olduğundan fazla göstermek de, çok defa gururdan değil budalalıktandır. " (bkz: michel de montaigne)
      0"sokrates kendinden söz ettiği kadar neden söz eder ? " - seferkant 23.12.2016 19:01:51 |#2687808
    4. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      ''bir amaca bağlanmayan ruh yolunu kaybeder. çünkü her yerde olmak hiçbir yerde olmamaktır.''
    5. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      bir dk deniyorum* sözünün sahibi....
    6. 6
      +
      -entiri.verilen_downvote
    7. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      lise hocam zorla okumuştu ve aşırı sıkıcı gelmişti şimdi kitaplığımdan çıkarıp tekrar okumaya başladım gerçekten bu kadar muhteşem bir eseri fark edemiyecek kadar körmüsüm o zamanlar, okuyun okutturun.
    8. 25
      +
      -entiri.verilen_downvote
      "montaigne bile benim kadar denememiştir." güzel bir duvar yazısıdır. gece gece o aklıma geldi.
      0ahshhd,bu iyiymis - per aspera ad astra 17.07.2016 04:04:47 |#2717862
      0tabi lan ;)) spreyi ben aldım montaigne'ye kadar ben yazdım :)) sonrasını arkadaş yazdı.:)) - finito 17.07.2016 04:07:49 |#2627967
      0ulan marka adamı ne hale getirdiniz shshshhs - isengard tekelcisi 17.07.2016 04:10:42 |#2989413
      butun yorumlari goster (6)
    9. 6
      +
      -entiri.verilen_downvote
      ''olgun bir okuyucu çok kez başkasının yazdıklarında yazarın değinmediği güzellikler bulur, okuduklarına daha zengin anlamlar ve renkler kazandırır. '' ''alçakgönüllü yüreklerde yaşayan düşünceler, yüksek düşüncelerdir.''
    10. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      "dünyanın en büyük cezaevi cahil insanın kafasının içidir!"
    11. 6
      +
      -entiri.verilen_downvote
      kimse biyografisine değinmemiş ben bir ekleme yapayım dedim. montaigne ünlü bir fransız filozof ve yazardır. felsefede şüpheci görüşleriyle, edebiyatta denemeleriyle nam salmıştır. perigord'da montaigne şatosu'nda doğmuştur. çok sıkı bir eğitim görmüş ve hukuk okumuştur. 1554'te bordeaux parlamentosu'na hukuk müşaviri olmuştur. 1565'te parlamento arkadaşlarının birinin kızıyla evlenmiştir. 1569'da babasının ölümü üzerine, sevmediği görevinden ayrılarak şatosuna çekilmiş ve "denemeler" adlı eserini yazmaya başlamıştır. ilk cildi 1580'de yayınlanmıştır. ömrünün son yıllarında "denemeler"i düzeltip, değiştirmekle geçirmiş, 1588'de üçüncü cildi de zenginleştirilmiş şekilde yayınlanmıştır. "denemeler" adlı eserinden farklı olarak raymond sebond adında, toulouse'da yaşamış bir ispanyol din adamının "tabiat dini" adlı eserininin fransızca çevirisi de vardır.
    12. 4
      +
      -entiri.verilen_downvote
      "hepimiz küçük parçalardan oluşuruz. bu parçalar öyle şekilsiz, öyle farklılar ki birbirinden, her biri her an canının istediğini yapar; bu yüzden kendimizle kendimiz arasındaki farklar, kendimizle başkaları arasındaki kadardır."
    13. 3
      +
      -entiri.verilen_downvote
      denemeler'in birinci kitabında 'okuyucuya' adlı giriş kısmında şunları yazmıştır, "... i̇şte böyle okuyucu, kitabımın maddesi bizzat benim. boş zamanını bu kadar uçarı ve boş bir konuya ayırman hiç akıl karı değil. haydi sağlıcakla kal." deneme türünün dünya edebiyatında efsaneleşmiş ismidir. kesinlikle okunması gerektiğini düşünüyorum, tabii bir kez üstünkörü değil, birçok kez, tekrar tekrar. türk edebiyatında ki denemelere ilgi duyuyorsanız eğer naçizane şuraya da bakmanızı tavsiye ederim, (bkz: cemil meriç) (bkz: bu ülke)
    14. 3
      +
      -entiri.verilen_downvote
      "hayal gücü şiddetli bir şekilde rahatsız edilirse uzaktaki bir nesneyi vurabilecek oklar fırlatır." "i̇nsanlığın büyük ve muhteşem eseri, bir amaçla yaşamayı bilmektir."
    15. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      "alışkanlıklar köleliğin farklı bir biçimidir."
    16. -1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      "deniyordum seni sen seversin bunu"
    17. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      "fikrini bağırarak ve emirler yağdırarak öne süren insan, ancak haksızlığını kanıtlar."
    18. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      "kanunlar doğru oldukları için değil, kanun oldukları için yürürlükte kalırlar. kendilerini dinletmeleri akıl dışı bir güçten gelir, başka bir şeyden değil. mistik olmak işlerine gelir. kanunları koyanlar da çoğu kez budala, ya da eşitlik korkusuyla haksızlığa düşen kimselerdir. nasıl olursa olsunlar, insandırlar nihayet, her yaptıkları şey ister istemez sudan ve değişkendir. kanunlardan daha çok, daha ağır, daha geniş haksızlıklara yol açan ne vardır?"
    19. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      ya adamın ismini telaffuz etmek çok güzel de bazen michel de monteibiinee diyesim geliyor hasjajhsjah
    20. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      ''yanlışlıklar genellikle gözümüzden kaçarlar ama bunları bir başkası bize gösterdiğinde göremiyorsak, bu bir zayıflık belirtisidir.''
    21. 3
      +
      -entiri.verilen_downvote
      ''insanların en çok inandıkları şeyler, en az anladıklarıdır.''
    22. 5
      +
      -entiri.verilen_downvote
      "her işin ayrıntılarını, koşullarını ve sonuçlarını düşünen bir insan karar verme aşamasında birçok zorluk yaşar; orta bir kafada işleri görür, büyük küçük bütün girişimlere yeter."
    23. 3
      +
      -entiri.verilen_downvote
      “bir amaca bağlanmayan ruh, yolunu kaybeder. çünkü her yerde olmak hiçbir yerde olmamaktır.”
    24. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
    25. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      CINSEL EYLEM ÜSTÜNE "Cinsel eylem insanlara ne kötülük etti ki kimse utanmadan söz edemiyor ondan? Ciddi ve edepli konuşmalarda yer verilmiyor ona ? Hiç sıkılmadan öldürmek, çalmak, aldatmak diyebiliyoruz da ona geldi mi kısıveriyoruz sesimizi. Neden acaba ? Yoksa onun sözünü ağzımızda ne kadar az harcarsak düşüncesini kafamızda o kadar büyütmeye hak mı kazanıyoruz ? Çünkü bilirsiniz , en az kullanılan , en az yazılan , en saklı tutulan sözler en iyi bellenen , en çok insanca bilinen sözlerdir. Her yaşta, her baştaki insan onu ekmeği bildiği kadar bilir. Dile, sese, harfe gereği olmadan herkesin içine yazılır. Suskunun dokunulmazlığı içine kapamışız cinsel eylemi : Çıkarmak bir suçtur ordan onu, suçlamak ve yargılamak için bile olsa. Ancak dolambaçlı sözler ve resimlerle kırbaçlamaya kalkabiliriz onu. Böylesine tiksindirici olmak bir suçlu için ne büyük onur : Adalet dokunmayı, bakmayı suç sayıyor bu suçluya ! Cezasının ağırlığı özgürlük, dokunulmazlık kazandırıyor suçluya. Kitaplar için de öyle olmuyor mu ? Ne kadar yasaklanırlarsa o kadar daha çok satılıyor.O kadar daha çok okunuyorlar." MONTAIGNE- DENEMELER
    26. 3
      +
      -entiri.verilen_downvote
      "en yiğit kisiler en mutsuz insanlardır kimi zaman" sözünün sahibi denemeleriyle meşhur olmuş şahıs.
    27. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      Kanunlar ve kadınlarla ne derdi olduğunu çözemedim. Kadınlar hakkındaki fikirleri karşısında feminazizmden haz etmeyen şahsım bile ağzı açık kaldı. Kadınların cinsel hayatı hakkındaki görüşlerini geçtim, kendine acındıranlar için işin tuhafı bu gördüğüm kimseler kadın da değildi demiş (bkz: kimse de demiyor ki aga bu nedir). Cinsellikle ilgili fikir ve tasvirleri de şahsımı cinsellikten soğuttu unfortunately. Efenim Denemeler adlı meşhur eserine göz attım, ilgimi çeken konu başlıklarını açıp okudum. Kanunlar üstüne şunları yazmış: "Kanunlar doğru oldukları için değil, kanun oldukları için yürürlükte kalırlar... Kanunları koyanlar da çok kez budala ya da eşitlik korkusuyla haksızlığa düşen kimselerdir... Kanunlardan daha çok, daha ağır, daha geniş haksızlıklara yol açan ne vardır?" Adamın bir (bkz: kanun koyucular ezik birer orospu çocuğudur) demediği kalmış. Baba bu adamlar sana netti? Bu bad boyluk kime? Şu sözü güzel bak: (Halkı kastederek) "Akıllı bir insanın, hayatını düşüncesiz bir sürünün oyuna bırakması akıl kârı mıdır? Halk öyle şaşkın, başıboş bir kılavuzdur ki; ne kadar zeki, becerikli olsak adımlarımızı ona uyduramayız. Her kafadan çıkan bütün o karmakarışık sesler, bizi dört bir yana sürükleyen o kaba sözler, fikirler arasında doğru yolu bulmak olacak iş değildir... Her zaman aklımızın ardı sıra gidelim, halkın takdiri de canı isterse ardımızdan gelsin." Ezcümle (bkz: elalem ne der) demeyi bırakın, kılavuzu halk olanın burnu türlü tatsızlıklardan çıkmaz. Gelelim kadınlara... Yalnız burada bir şeyi belirtmek istiyorum, tee o zamanlar da böyle bir görüş varmış, bizim millete hastır sanıyordum ben: "Erkeklerin hemen hepsi kendi günahlarından çok karısının günahlarından gelecek ayıptan korkar; kendi vicdanından çok, karısının vicdanı üzerine titrer (Aman ne fedakârlık). Tek karısı ondan daha afif kalsın da; hırsız olmaya, yemin bozmaya, karısının adam öldürmesine, afaroz edilmesine razıdır herkes." Kötülükleri doğaya göre değil, kendi çıkarlarımıza göre ölçtüğümüz için kötülüklerin tutarsız, türlü biçimler aldığını söylüyor yazar. Aynı yazar, ahlak kurallarının sertliği sebebiyle kadınların daha azgın, daha sapık bir hale geldiğini söylüyor. Aslında son cümlede Maslow'un İhtiyaçlar Hiyerarşisi başlığındaki (#4138023) no'lu entryde belirttiğimi kadınlar özelinde yazmış adam. Cinsellik, bastırmaya çalıştıkça daha beter bir hal alır; kadını, erkeği yok. Şu konuda kısmen de olsa hemfikiriz: "... Cinsel gerçeğin erkenden öğretilmesi daha iffetli ve daha verimli olmasını sağlar, yoksa herkes onu hayal gücünün keyfine ve ateşine göre bulmaya kalkar". Ben daha çok baskı uygulamayıp, yol göstermekten yanayım. Ders verir gibi öğretmek fazla olur.